Cinlerin Nitelikleri 1. Bölüm

Cinlerin Nitelikleri 1. Bölüm

Cinlerin Nitelikleri: Pek büyük cin âlemine bakan bir kimse, Kitab-ı Aziz’de ve sahih sünnette vârid olmuş bulunan niteliklerini incelemeden onları iyi bir şekilde tanımasına imkân yoktur. Bundan dolayı onların niteliklerini açık bir şekilde sözkonusu etmek gerekir. Ben bu hususları aşağıdaki şekilde açıklamak isterim:

1. Cinler ateşten yaratılmışlardır. Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

“Cinleri de daha önceden (deri gözeneklerinden) içeriye giren yakıcı ateşten yarattık.” (el-Hicr, 15/27)

Yine yüce Allah bir başka yerde şöyle buyurmaktadır:

“Cinni de dumansız ateşten yarattık.” (er-Rahmân, 55/15)

Muslim, Sahih’inde Zühd bahsinde, Âişe Radıyallahu anha’dan şöyle dediğini rivayet etmektedir:

“Melekler nurdan yaratıldı. Cinler de dumansız ateşten yaratıldı. Âdem de size anlatılan şeyden yaratıldı.”

2. Cinler insanlardan daha önce yaratılmışlardır. Alusî, Ruhu’l-Meân’i adlı tefsirinde yüce Allah’ın: “Andolsun ki biz cehennem için cin ve insanlardan çok kimseler yaratmışızdır.” (el-A’raf, 7/179)  buyruğunu açıklarken şunları söylemektedir:

“Cinlerin önce sözkonusu edilmesi, insanlara göre daha çok tanınmaları, sayıca daha çok olmaları ve yaratılışları itibariyle daha önceden yaratılmış olmaları dolayısıyladır.”

3. Cinler yerler, içerler. Buna delil de Muslim’in Sahih’inde Eşribe (içecekler) bölümünde İbn Ömer Radıyallahu anh’ın rivayet ettiği hadistir. Buna göre Rasûlullah Sallallahu aleyhi  vesellem şöyle buyurur:

“Sizden herhangi bir kimse yediğinde sağ eliyle yesin, içtiğinde de sağ eliyle içsin. Çünkü şeytan sol eliyle yer ve sol eliyle içer.”

Ebû Dâvûd’un Sünen’inde Tahare bölümünde İbn Mesud Radıyallahu anh’dan şöyle dediği rivayet edilmektedir:

“Cinlerden bir heyet Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem’in yanına gelerek şöyle dediler:

“Ey Muhammed! Sen ümmetine kemik, tezek yahutta kömür ile istincâ yapmalarını (pisliklerini temizlemelerini) yasakla! Çünkü yüce Allah onlarda bizim için bir rızık var etmiştir.”

Bunun üzerine Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem bu işi yasakladı.

Cinlerin iman edenlerinin yiyeceklerinin üzerinde Allah’ın adı anılan şeyler olduğu, kâfir olanlarının, üzerinde Allah adı anılmayan şeyler olduğu da söylenmiştir. Bu açıklamayı İmadu’d-Din el-Âmirî “Behcetu’l-Mehâfil” adlı eserinde yapmıştır.

Cinlerin yiyeceklerinin kemik ve tezek, içeceklerinin ise köpük olduğuna dair sünnette sözkonusu edilen malumat ile ilgili olarak İbn Abdi’l-Berr şunları söylemektedir:

“Bu gibi şeyler akıl ile idrâk edilemeyen ve herhangi bir esasa göre kıyası yapılamayan şeylerdir. Bunlarda yüce Allah’ın bize vermediği bilgileri kendisine verdiği peygamberimize teslimiyet sözkonusudur.”

Yine İbn Abdi’l-Berr şunları söylemektedir:

“Cinlerin hepsinin yemek yiyen ve içen varlıklar olma ihtimali olduğu gibi, bazılarının böyle olmama ihtimali de vardır.”

ez-Zerkânî’nin (Muvatta) Şerhinde şu ifadeler yer almaktadır: İbnu’l-Arabi dedi ki:

“Cinlerin yemek yemediklerini, içmediklerini söyleyen bir kimse, inkârcılığın tuzağına ve doğru olmayan bir yola düşmüş olur. Hatta bütün şeytanlar ve bütün cinler yerler, içerler, evlenirler ve çocukları olur, ölürler. Bu aklen mümkün olabilen bir şeydir. Ayrıca bu hususta şer’i deliller de vârid olmuş, haberler birbirlerini pekiştirir durumdadır. Dolayısıyla bu muhtevanın dışına ancak akılsızlar çıkar. Onların yemeklerinin koklamak olduğunu söyleyen bir kimse, ilmin kokusunu dahi almamıştır. Âkâmu’l-Mercan adlı eserin müellifi de şöyle demektedir:

“Genel deliller bütün cin türlerinin yediklerini, içtiklerini ortaya koymaktadır.”

4. Cinler evlenirler, nesilleri çoğalır, zürriyetleri vardır.

Yüce Allah şöyle buyurmaktadır:

“Onlar sizin düşmanınızken, siz beni bırakıp da onu ve onun soyunu veliler (dostlar) mı ediniyorsunuz?” (el-Kehf, 18/50)

İmam İbn Cerir et-Taberî -Allah’ın rahmeti üzerine olsun- diyor ki: “İblisin zürriyeti (soyu), Âdemoğullarına hücum eden şeytanlardır.”

Ayrıca senedini zikrederek Mücahid’den: “Onu ve soyunu veliler mi ediniyorsunuz?” (el-Kehf, 18/50) buyruğu hakkında onun zürriyetini demek olup, onlar da şeytanlardır dediğini rivayet etmektedir.

Cinlerin evlendiklerine ve soylarının olduğuna delil olarak gösterilen hususlardan birisi de Buhârî, Muslim, Tirmizî, Nesâî, İbn Mâce, Darîmî ve Ebû Dâvûd’da sabit olan Enes b. Malik Radıyallahu anh’ın şöyle dediğine dair nakledilen rivayettir: Rasûlullah Sallallahu aleyhi vesellem helaya girdiği vakit:

“Allah’ım hubsdan ve habâisden sana sığınırım” derdi.

Avnu’l-Ma’bud Şerhu Sünen-i Ebi Davud’da şunları söylemektedir: Hattabi dedi ki:

Hubs, şeytanlar ve onların dişileridir. Hubs habisin çoğuludur. Habâis ise habise’nin çoğuludur. Bununla şeytanların erkeklerini ve dişilerini kastetmektedir.”

İnsanlarla cinler arasında evlilik mümkün müdür? diye sorulursa şöyle denilir: Bu sorunun cevabını Şeyhu’l-İslam İbn Teymiyye şöylece vermektedir:

“İnsanlarla cinler birbirleriyle evlenebilirler. Onlardan çocuk da dünyaya gelebilir. Bu çok rastlanan ve bilinen bir husustur.”

Buna yüce Allah’ın huriler hakkındaki şu buyruğu da delil gösterilebilir:

“O ikisinde de bunlardan evvel ne bir insanın, ne bir cinnin asla dokunmadığı, gözlerini yalnız eşlerine dikmiş (huri)ler vardır.” (er-Rahman, 55/56)

İbnu’l-Cevzi, Zadu’l-Mesîr adlı eserinde şunları söylemektedir: “Bu ayet-i kerime’de cinden olan bir erkeğin tıpkı insan erkeği gibi, kadın ile ilişki kurduğuna delil vardır.”

5. Cinler birbirlerine karşı merhametlidirler.

Buna delil Muslim’in Sahih’inde tevbe bölümünde Ebu Hureyre Radıyallahu anh’dan Peygamber Sallallahu aleyhi vesellem’in şöyle buyurduğuna dair naklettiği rivayettir:

“Şüphesiz Allah’ın yüz rahmeti vardır. Bundan bir tek rahmeti cinler, insanlar, hayvanlar ve haşerelere indirdi. Bununla birbirlerine bağlanır, birbirlerine merhamet ederler ve bununla yırtıcı hayvanlar yavrularına şefkat gösterirler. Allah doksandokuz rahmetini ertelemiştir. Bunlarla kıyamet gününde kullarına merhamet buyuracaktır.”

…..

din, islam, cin, cinler, şeytan, cinlerin nitelikleri, cinler hakkında, kıyamet, huri, huriler, kıyamet günü, haşere, rahmet, şeytanlar,

 

Bir Cevap Yazın